Spor yazarından flaş yorum: "Cenk Koray’la Tele Kutu, Barış Manço ile 7’den 77’ye..."

Özgür Koç
20.02.2024 - 09:35 | Son Güncellenme: 20.02.2024 - 10:28

Spor yazarları, Beşiktaş'ın Süper Lig'in 26. hafta maçında kendi saha ve seyircisi önünde Konyaspor'u 2-0 mağlup ettiği karşılaşmayı değerlendirdi. İşte detaylar...

Spor yazarından flaş yorum: "Cenk Koray’la Tele Kutu, Barış Manço ile 7’den 77’ye..."

AJANSSPOR - HABER

Beşiktaş, Trendyol Süper Lig'in 16. haftasında Tümosan Konyaspor'u Tüpraş Stadyumu'nda ağırladı. Siyah beyazlılar sahadan genç yıldızı Semih Kılıçsoy'un 49. dakikada, tücrebeli golcüsü Cenk Tosun'un 71. dakikada attığı gollerle sahadan 2-0 galip ayrıldı. 

Karşılaşmayı değerlendiren spor yazarları, galibiyete rağmen siyah beyazlı takımın oynadığı futbolu tatmin edici bulmadı. İşte spor yazarlarının görüşleri: 

"22 milyon euro'ya transfer yapan takım bu mu?"

Cem Dizdar (Fanatik):

Biliyorduk Beşiktaş ilk devreleri oynamıyor ya da doğrusu oynayamıyordu ama bu kadar “oynayamama” aşırıya kaçtı! Sahi 22 milyon euro üzerinde bonservis ödeyip iki özel oyuncu alan takım bu muydu ve bu takım antrenman yapıyor muydu? Bunu kanıtlayacak en küçük bir emareye rast gelen olmamıştır sanırım. Deniyordu ki, “Beşiktaş kontratak oynamaz”! Deniyordu ki, “Sahamızda hiçbir takım bizden fazla koşamaz”! Dendi de dendi… Neticede oyunsuz geçen ilk devre “iç sıkıntısı” daha da ötesi “büyük bir sızı” olarak geçip gitti.

Şöyle düşünelim…

İkinci devre başlar başlamaz kornerden gelen pası Rashica ortaladı! Maç başından bu yana Beşiktaş 14 ortanın sadece birinde isabet sağladığından olsa gerek tüm Konya savunması uyudu! Nihayet topa vurup vurmadığını belirleyemediğimiz Semih kafayı uzattı da tribündekiler dahil hepimiz uyandık. Devamı sadece top kapmaya çalışma, kapılan topu şut mesafesine taşıma ve şut atma olarak geçip gitti. Şimdi şöyle düşünelim… Konya düşmemeye Beşiktaş Avrupa’ya gitmeye uğraşıyordu. “İki takım arasındaki 7 farkı bulun” deseler skoru ihmal ederek neleri sıralardınız acaba? Bu ülkede bir maç bu oyunsuzlukla oynanıp üstelik biri de kazanırken bir yandan da “yayın ihalesi”nden gelecek paraları hesap edenler var. Üstelik Beşiktaş gibi üretemediği parayı hesapsızca savuran onca takım kimsenin gözüne değmezken!..

"Münih’te Bayern’i 2-0 yenmiş de İstanbul’da rövanş maçını oynuyormuşçasına..."

Ali Ece (Fanatik): 

Yunanistan, Portekiz, Sporting, Porto, Beşiktaş, Benfica, Estoril fark etmez Fernando Santos hangi takımı çalıştırırsa çalıştırsın, maçların ilk 20 dakikasında rakibini tartan cinsten heyecansız bir oyun oynatır. Beşiktaş ilk 20 dakikada sanki Şampiyonlar Ligi’de çeyrek final ilk maçında Münih’te Bayern’i 2-0 yenmiş de İstanbul’da rövanş maçını oynuyormuşçasına aşırı temkinli oynadı. Nihayet 21. dakikada Santos kulübede çıkıp takıma “Tamam Konyaspor karşısında artık orta sahada topun arkasına geçerek beklemek yerine hücum prese başlayabilirsiniz” taktik direktifini verdi.

Beşiktaş böylece 21. dakikada Muçi ile ilk tehlikeli şutunu çekti. 29’da ise rakip kaleye yakın yerde yapılan organize preste Semih gole olmasa da en azından kaleye yaklaştı. Semih ve Muçi’nin birer de sarı kart gördüğü ilk yarı Beşiktaş taraftarının pek de hatırlamak istemeyeceği cinsten düşük bir tempoda coşkusuzca oynandı. İkinci yarıya Beşiktaş golle başlayınca tribünler de bir zamanlar burada gerçekten Bayern’e atılan golden sonraki kadar sevindiler. Gol paslaşarak kullanılan korner sonrası geldi. Bu tip paslaşarak kullanılan kornerlerde farklı ayaklarıyla orta yapabilme kapasitesi olan oyuncular rol alınca Rashica örneğindeki gibi daha verimli kullanılabiliyor. Zaten Rashica ve Semih birbirini çok iyi anlayabilen, benzer futbol dilini konuşabilen oyuncular.

En büyük tesellisi Semih

Semih’in bu kadar genç yaşta bu kadar az sayıda maçta bu kadar çok gol atması berbat bir sezonda Beşiktaşlı’nın en büyük tesellisi ve daha parlak bir gelecek umudunun en büyük kaynağı. Muçi de yetenekli oyuncu lakin yeteneklerini skor katkısını dönüştürebilmesi için takım arkadaşlarını daha iyi tanıması gerekiyor, şimdilik o da her takım arkadaşı gibi en iyi Semih’le başarılı kombinasyonlar geliştiriyor ancak Semih’i bulamayınca sadece kaleyi düşünüyor.

"1990’ları hatırlatan bir ilk yarı"

Uğur Meleke (Hürriyet): 

Santos’un ilk devrelerde oynattığı futbol bana çocukluğumu hatırlatıyor.
Cenk Koray’la Tele Kutu, Barış Manço ile 7’den 77’ye, İngiltere Süt Kupası ve Fernando Santos’un maçların ilk yarılarında Beşiktaş’a oynattığı futbol… 90’lardaki çocukluğumu hatırlatan şeyler bunlar bana! Dün Beşiktaş’ta hem yeni transferler, hem Afrika Kupası’ndan dönenler, hem iyileşenler derken çok daha renkli bir kadro vardı sahada. Ancak futbol özellikle ilk devrede yine son derece griydi, dakikalar 25’i gösterdiğinde Konyaspor %70’le topa sahip oluyor, Beşiktaş öne baskıya gelmeye bile gerek görmüyordu.

"Tempo artınca goller geldi"

30’uncu dakikadan sonra Beşiktaşlı futbolcular yavaş yavaş önde baskıya gitmeye başladılar. İlk devrenin sonu ve ikinci yarının başında bir miktar tempoyu artırdılar ve bu sayede de iki gol bularak kazandılar maçı. Muci’nin alışık olduğu yerde, on numarada oynaması günün en önemli doğrusuydu. İleri ikilide Muci-Semih ve sağda Rashica, Beşiktaş’ın üzerine gelecek kurabileceği bir plan gibi duruyor şu anda.

Sadece Semih ve Cenk atıyor

Ancak şunu da unutmamak lazım: Süper Lig’de son 36 günde Beşiktaş formasıyla gol atan yalnızca iki futbolcu var, Semih ve Cenk. Galatasaray’da aynı dönemde tam 8 farklı oyuncu skor yapmış mesela... Beşiktaş, Fernando Santos yönetiminde Süper Lig’de 7 maça çıktı, bu yedi müsabakanın ilk devrelerinde toplam 1 gol attı (Semih, Trabzonspor’a). Birilerinin Fernando Santos’a şunu anımsatması mı lazım acaba: 1980’lerin sonunda tüm ligler 3 puanlı sisteme geçti. Beraberlik artık galibiyetin yarısı ederinde değil. Bu sistemde bütün maçları 0-0 bitirirseniz küme düşersiniz! Topun hızını artırmalı, daha fazla tempo yapmalı ve her maçta ilk devreleri çöpe atmamalısınız. Beşiktaş bu ligin konvansiyonel büyüğü. Ve iç sahada ligin en az 14-15 takımına karşı dominant başlar. İnönü’nün alışkanlığı bu, beklentisi bu, genetiği bu.

İlk yarı çok kötü, ikinci yarı iyi

Güntekin Onay (Hürriyet): 

Santoslu Beşiktaş tüm maçların ilk yarılarında topun arkasında bekliyor.
Beşiktaş, ilk 45 dakikada topu Konyaspor’a bırakarak oynadı. Fernando Santos lig ve kupada tüm çıktığı maçlarda karşılaşmaların ilk yarılarında topun arkasında bekleyerek oynuyor. Bu anlayış izleyenleri mutlu eder mi? Özellikle de iç sahada? Sanmıyorum. Lakin, emniyetli ve skor odaklı bu oyunla gol pozisyonu üretmekte zorlanırken, son 3 maçtır da kalesinde gol görmüyor.

"Bu futbol tatmin eder mi?"

Konyaspor, ligde sondan 2’nci sırada, geçen hafta Beşiktaş’ın rakibi olan Kayserispor da düşme hattındaydı. Beşiktaş’ın bu rakipler karşısında kalesini gole kapaması çok doğal. Daha güçlü rakiplere, topu daha iyi kullanan takımlara karşı bu anlayış ile kalesini gole kapatabilecek mi? Bunu zaman gösterecek.

Al-Musrati kalitesini gösterdi

Dün, yeni transferlerden AlMusrati kalitesini net bir şekilde gösterdi. Çok hızlı düşünen, teknik kalitesi yüksek, ikili mücadelelerde yere sağlam basan iyi bir oyun kurucu. Muci ise çok hareketli, sürekli kafasında rakip kale var. Yetenekli ama fiziksel ve mental olarak gelişmesi gerekiyor. Toplam 8 kez şu atan Arnavut futbolcu biraz daha asist odaklı olmalı. Ancak 22 yaşında bir oyuncunun taraftarın önüne ilk kez çıktığı bir maçta kendisini ispat etme duygusu ile oynaması doğal.

Masuaku büyük katkı yaptı

Masuaku döner dönmez kalite ve tecrübesiyle büyük katkı yaptı ve hepsinden önemlisi Dün 18 yaşındaki Semih, yine parladı golünü attı, etkili oynadı.

Son oarak İlk yarıdaki oyuna kesinlikle “hayır”. Ancak 2’nci devre rakibe hiç şans tanımayan 2 gol atan ve pozisyonlar bulan Beşiktaş’a “evet”.

Beşiktaş, iç sahadaki maçlara çok daha agresif ve tempolu başlamak zorunda.

Senin için hazırladığımız haberler