Spor yazarları, Almanya-Türkiye maçını değerlendirdi!

A Milli Futbol Takımı, özel maçta deplasmanda Almanya ile karşı karşıya geldi. Ay-yıldızlılar, mücadeleden 3-2'lik skorla galip ayrıldı.

Spor yazarları, A Milli Takım'ın 3-2 kazandığı karşılaşmayı değerlendirdi. 

İtalyan teknik adam Montella'yı Adana'ya getirdiği için Sayın Murat Sancak'a teşekkür ediyorum. Milli Takım'ı Montella'ya emanet eden TFF Başkanı Sayın Mehmet Büyükekşi'yi kutluyorum. Akdenizli Montella Milli Takım'ın çehresini değiştirdi, izleyenlerin keyif aldığı, oyuncuların mutlu olduğu bir takım yarattı. Düşünün Berlin'de Almanların evinde Almanya Milli Takımı'na karşı değişik bir ilk 11'le çıktık. Yusuf Yazıcı, Ozan Kabak, 18 yaşındaki Kenan Yıldız, kalede hâlâ forma giymemiş Altay'ı Montella cesaretle sahaya sürdü. Montella oyuncuları zihinsel olarak mükemmel motive etmiş olacak ki; sahada Almanlara sahayı dar eden, önde baskı yapan, nefes aldırmayan bir Milli Takım izledik. 

Almanları kalelerine hapsettik, etkili ataklar yaptık. Hazırlık maçı olmasına rağmen Milli Takım olarak Almanların canını yakan büyük bir futbol oynadık. Ferdi ve Kenan ile iki güzel gol attık. Ferdi'nin golünde Abdülkerim'in mühendis biçimi uzun pası mükemmeldi. Ferdi'nin de önce topu kontrol edişi ardından attığı gol şutu alkış aldı. Abdülkerim savunmada hatasız oynarken Okan Buruk'a da "Benim yerimi değiştirme" mesajını yolladı. Yusuf Sarı'nın penaltı golünden sonra tüm futbolcuların Montella'ya koşup oluşturdukları sevgi yumağının fotoğrafının alt yazısı şöyleydi: "İyiki geldin Montella. Bizi kendimize getirdin. Özgüvenimizi toplamamızı sağladın. Hep birlikte seninle büyük başarılara imza atacağız. Bekle bizi Almanya" Berlin'de tribünlerdeki coşkuya ve müthiş desteğe bakınca Almanya'da haziran ayında başlayacak EURO 2024 Avrupa Şampiyonası Türkiye'nin turnuvası olacak.

Bu kadar kötü başlayıp, böylesine iyi giden bir maçı uzun süredir izlemedim. Montella "Salıyı" düşüneceklerini söylemişti. Yani; Galler karşısına yorgun çıkarmak istemedikleriyle Almanya karşısına dikti takımı. "Bizimkiler"in hastalığıdır; hazırlık maçlarında ayaklar çok istekli koşmazlar. Bu kez öyle olmadı. 72 bin seyircinin büyük bölümü gurbetçilerden olunca, herkese "Dikkat" komutu da geldi elbette. Altay Bayındır, Fenerbahçe'den üstlendiği misyondan kurtulamadı yine. Kalesine gelen ilk top gol oldu. Enteresandır, ikinci yarıda da ilk gelen şut ağlara değdi. Sonrasında tuttu takımı maçta. Montella'nın ilk defa bir araya getirdiği grubu tek vücut yapması, müthiş bir geçiş oyunu işlemesi takıma, hiçbir oyuncusunun sorumluluk almaktan kaçınmaması… Bunlar bir teknik adam için önemli vurgular. Ama O'nu farklı kılan, bu çocuklara rakipten daha kötü olmadıklarını, hatta iyi olabileceklerini bilmelerini gerektiğini hissettirmesi. Formsuz olan vardı sahada ama ayağı titreyen yoktu. Ferdi başka bir boyuta geçti artık. Sane'yi durdurması, ilk golü atması, oyunu kurması. Üst düzey profesyonellik ile her maçta sahada.

Ferdi ve İsmail cepte… Abdülkadir ile İrfan Can yönetmen koltuğunda, sıkıntı yok. Kenan Yıldız'ı da ekledik artık umut çizelgemize. Kim yok daha? Arda Güler… Genç kahramanımızda sırasını bekliyor. Çok farklı ve ışıltılı bir takım olma yolundayız. Kaan Ayhan bu maçın "hamalıydı" Helal olsun çocuğa. Abdülkadir'in orta sahaya getirdiği enerjiye de dikkat. Maçı "klasik" santrforsuz oynadığımızın da altını çizelim. Onlar mutlu, biz keyifli. Yolları açık olsun…

Montella nefis işler çıkarmaya devam ediyor. Kimsenin beklemediği, hatta 11’ler açıklandığında şaşırdığı kadroyu, Nagelsman’ın 3’lü savunmayla sahaya sürdüğü Almanya’ya karşı taktiksel olarak kusursuz bir fırtınaya dönüştürmek büyük bir antrenörlük meziyeti. Her şey bir yana Kenan Karaman’dan Kenan Yıldız’a geçişimiz bile Montella’nın futbol vizyonunun Kuntz’tan ne kadar farklı bir vizyona sahip olduğunun bir göstergesi. ‘İtalyan teknik direktörler iyi taktiksyen olurlar’ klişesinin Montella tarafından sağlamasının yapılıyor oluşu, ülke futbolu adına mutluluk verici doğrusu. Hırvatistan karşısındaki bire bir baskı oyununa Almanya önünde de 4. dakikada yediğimiz gole rağmen mental anlamda dağılmadan devam etmek Berlin’de büyük bir fark yarattı.

Almanya’ya karşı oynadığımız ön alanda yapılan bire bir yakın baskılara dayalı bu plan yüksek ihtimal EURO 2024’teki ana planımız olacak. Abdülkerim gecenin yıldızlarından biriydi. İlk yarı Ferdi’ye yaptığı asist artık ezberlediği bir hücum setinin icrasıydı. Neredeyse hiç hava topu kaybetmedi, yüksek isabetli paslarıyla oyun başlangıçlarımızın sorunsuz olmasını sağladı ve elbette kazandırdığı penaltıyla da galibiyetimizin mimarlarından oldu. Artık Hırvatistan’ı deplasmanda yendikten sonra Almanya’yı Berlin’de deviren, bizlere EURO 2024 için büyük hayaller kurduran bir Milli Takımımız var. Bunun için bile Montella’ya teşekkür borçluyuz.

Yeni bir yıldızımız doğdu diyebilirim. Kenan Yıldız, müthiş bir oyunla bence sahnenin en değerli oyuncusuydu. Altay Bayındır'ı da beğendim. İngiltere macerası Altay'ın kalecilik yeteneklerini geliştirmiş. Ayakları müthiş, oyuna değer kattı. Abdülkerim, hem Şampiyonlar Ligi, hem Galatasaray, hem de Milli Takım performansıyla savunmanın en etkili ve tecrübeli oyuncusu haline geldi. Ferdi'yi söylemiyorum çünkü zaten geçen sene itibari ile müthiş bir yükselişte.

Tek tek anlatmaya çalışırsak belki ismini unutacağımız oyunculara haksızlık yapmış olacağız. Bugün sahada her şeyini veren ve oynadığı oyundan keyif alan bir oyuncu grubu vardı. Hepsini yürekten tebrik ediyorum.